SAAT KULESİNİN ÖNÜNDEYİM
Selam
söylüyorum sana.
Saat
kulesinin önündeyim.
Saat
bozuk!
Köprümüz
sallanıyor…
Fırat
uyutmuş sularını.
Birkaç
çam el sallıyor usulca.
Uzaktan
ezan sesi geliyor.
Kadınlar
nakış işi satıyor
Yandaki
pazarda…
Hocam
yine ebruları çıkarmış.
Göğermiş
sazlıklar.
Kara
taşlar da ıslak.
Çiselemiş
belli.
Damlalar
yiyiyor çimenleri…
Selam
söylüyorum sana.
Saat
kulesinin önündeyim.
Birkaç
ördek yavrusu yüzüyor.
Ve
dinliyorum kumru seslerini.
Çaylar
içiliyor etrafta.
Bir
kadın geçiyor yanımdan
Boynunda
şal.
Gözlüğüm
buğulanıyor.
Kırmızı
bir tekne uzakta.
Arabalar
son hızlarında.
Bir
köpek kıvrılmış kamelyeye.
Dişlerine
süt bulaşmış bir bebeğin.
Telgrafın
telleri çalıyor.
Değiyor
kulağıma aşkın Türkçesi.
Duyuyorum,
görüyorum, hissediyorum…
Geç
kalma!
Saat
kulesinin önündeyim
Selam söylüyorum sana.
MUHAMMET
BARAN ASLAN ( Barani )
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder